Madencilikte iyi bir iş iyi bir patron beklemedim.
Söyle düşündüm;
Benim çalışma için ayırdığım bir zaman var.
Bu bazan 8 saat bazan 10 saat bazan 12-14 saat oldu.
Bu zamanı koşulları ne olursa olsun "çalışma" olarak algıladım.
Bu "çalışma zamanı" içindeki, mühendislik ve madencilik kadar,patronun kaprisleri,yöneticilerin gariplikleri,psikopatolojik vakalar,
şımarıklıklar ,iş hayatının içinde kabul ettim.(Mecburen)
Ve iş zamanı kabul ettiğim bu zamanda gecen olaylarda mantık aramadım.
Artık,Saçmalığın; iş hayatının ayrılmaz bir parçası -(tuzu) biberi olduğunu yönetim bilimsel bir gerçek olarak kabul ediyorum.
Eğer aldığım para İŞ ZAMANI olarak ayırdığım zamana ve içinde taşıdığım yüke yeterli ise ;çalışmaya devam ederim.
Eğer çalışma zamanındaki yük aldığım paradan fazla ise iş aramaya başlarım,bulunca yeni işe geçerim.(Bu zaman bazan aylar sürebilir.)
Bazan da ne olursa olsun! deyip işten ayrılırım.
Yani patronun ,işin, iyisi olmaz!
İyi patron parasını zamanında verendir.
Çok iyi patron parayı yeterli, ve zamanında verendir.
İş verenin iyi insan olmasının bir anlamı yok,iş yerinde arkadaş ve dost aramak için gitmiyoruz,eve para getirmek için gidiyoruz.
Çalışma profesyonelliği iş akdi devam ettiği ,ücretlendirme ve ödeme devam ettiği sürece,işi savsaklamadan,dert yanmadan devam etmeyi gerektirir.
Bunları neden yazdım;
Mühendis arayan şirketler var;Şartları uygun değil,koşulları zor,işverenleri profesyonel değil,çalışmaları ilkel.
Ama eğer daha iyi bir iş yeri bulup tecrübe edinmek mümkün değilse,kadere küsmek yerine;kendimizi,bu cenderenin içinde tecrübe edinmek daha uygun olabilir.
Deneyim edinirken bunu kaç paraya mal olduğunu değerlendirmek lazım.
Deneyimleri, bedelini çoğu zaman iş yeri de öder.
Sonuç:
Çalışmak iyidir.
alıntı forumaden
Linkback: https://www.buyuknet.com/muhendisin-katologu-t22290.0.html