Olay Ancer Yayla yolunda 195O yıllarında geçer, oğlan kız birbirine aşıktır, yolda birbirine türkü türkü ata ata giderler, hikaye mutlu biter. İkiside halen yaşamaktadır.
KIZ
Pencereyi sen açtın
Sen açtında ben kaçtım
Ben sevdalık bilmezdim
Sifte yolu sen açtın
ERKEK
Keseyim zülüfünü
O kırmızı yanağa
Bakamayum saha
Kalirum günaha
O yarim perçemim çok
Tarada yüzüne dök
Dağlar nazar devirur
Biraz da nazardan kork Ha buradan yukarı
Alır saha çalılar
O çiçekli fistana
Dalar delikanlılar
Şemsiyemun altına
Ne yağmurlar yemişum
Ben bekarım bekarım
Sanmayın evlenmişum Karamışın dibine
Karayemiş fidanı
Benimi alacasun
Yoksa eski sevdani
Dere
Dereden geçeyiken
Ayağim kaydi taştan
Torba düştü dereye
Çocuklar öldü aştan
Endum derelerune
Bilmem nerelerune
Yaban asmasi olsam
Sarulsam bellerine
Dere cider enişe
Ben ciderum peşine
Kaybana sevdaluğun
Yanmişim ateşine
Derenun kiyisina
Sini kalayli sini
Evlenmek bi çeredur
Seç de al eyisini
İkinci evlilik
Cemi celuyi baştan
Yelçenleri kumaştan
Evlendum bi olmadi
Evleneceğum baştan
Kar yağar erimez mi
Ciden daha gelmez mi
Bi çere evlenenler
Bi daha evlenemez mi
Kaynana
Keynananun iyisi
Derin olsun kuyusi
Yedi kat mezerlukten
Corunur munzurisi
Armut budaklanur mi
Dallari saklanur mi
Anasinun yanina
Kizi kucaklanur mi
O kaybana yetimluk
Dağlar oldi zeytunluk
Olmadi edemedum
Kaynanama celinluk
Ağu karşiçi dağa
Yaprak vurdi yaprağa
Oğlan alurdum seni
Anan olsa toprağa
Kemence
O çemencem çemecem
Ne kerip bağurursun
Sen de banden kaybana
Kizlari çağurursun
Kiz vermediler bağa
Çemence çaldum diye
Kurban olasun kurban
Benum çibi deliye
Çemencemun ustine
Yay işlesun işlesun
Bu çemenceci dayi
Yanağundan dişlesun
Peştamal
Sepetumun ipleri
Çeseyi omuzumi
At kara peştamalun
Bi coreyum yuzuni
İndum dereye durdum
Peştamaluni buldum
Ben bilsem senun idi
Onda bi sarilurdum
Al başuna başuna
Makas peştamaluni
Baraba çikaralum
Sevdaluğun tadini
Makas peştamaluni
Bağla ince belune
Kurban olayim yarum
O kara cozlerune
Baba:
İki turki yazayim gelmiştur sirasina
Mecit kumaş gönderdi köydaki babasina
Evlatlar öyle eder yeri vardur Yasin'a
Kazim giydi elbise bakun fiyakasina
Kumaşi kahverengi yakişti modasina
Hepten kalmişim çiplak Silva ortasina
Sarildum, yatayirum bir meşin paltosina
Ancak akli geldi babanun kafasina
Şimdi ancak vuriyi kafasinun tasina
Kalayi fayda etmez yureğinun pasina
Bu işi vereceğum Ulus gazatasina
Mecit açar radyoyu hep bakar sefasina
Kazanduğu parayi doldurur kasasina
Baba evlatlarini gezdurur arkasina
Evlat anayi satar elun paytarasina
Baksana memlekete ananun cefasina
Hocalar vaiz eder hafta Cumaasina
Bir evlat asi olur analan babasina
Onun yeri hazirdur Cehennemun ortasina
Bir gün gemin tutulur Kasim furtunasina
Durur denize duşmağa gemi güvertasina
Bir liman bulamasun Siliva yakasina
Maşalla rastgelmiştik evlatlarun hasina
Ben yine sarilayim çayun kuviçasina
Sakin darilma oğlum babanin şakasina.
Oğul:
Bugün bir mektup aldum şaştum okumasina
Biz da cevap yazalum onun anlatmasina
Babalar alişuktur evlat ağlamasina
Ben da ağliyacağum gitmesun fenasina
Yasin'da buldum ayet uydurdum şakasina
Bir ayet daha vardur bakarsan arkasina
Baba düzen verecek takasi takasina
Sonradan sarilmasun Mahşerde yakasina
Herkes bir tezgah kurdi oturdi masasina
Senun canun darlandi anamin sobasina
Anamlan rahat eyle pek bakma karasina
Daima alçaktan yürü tuz doğma kafasina
Bir meşin palton vardur bir mangir pahasina
Kiymetuni bilusan bakmasun dahasina
Biraz da temas ettun radyonun havasina
O da intikal etti babadan mirasina
Bir nefes nefesine bedeldur dünyasina
Bunu şaka söyledum bakma palavrasina.
Damat Kaynana Türküsü
Damat
Cebumdeki harçluğum
Endi iki kuruşe
İki güne bir ekmek
O da değmeyi dişe
Hizari taktum kola
Bugün yürüdüm işe
Bir içmağa durince
Yetmeyi on beş şişe
Kaynana
Ettun yeni elbise
Taktun beyaz yakayi
O ki evden yürüdün
Değiştun fiyakayi
Mütahit giden adam
Niçun hizar takayi
Elettuğun yağ, peynir
Geçti on beş okkayi
İçtun on beş şişeyi
Yirmaktan mi akayi
Haçanki raki içtun
Vur yere tabakayi
Eyi çaliş eniştem
Şevki evi yikayi
Çaliş eniştem, çaliş
Üç can san
Linkback: https://www.buyuknet.com/kalkandere-mahalli-turkuler-t20922.0.html