Ahiret nedir, kaç türlüdür?

admin29.01.2015 - 01:58
Genel anlamda, dünyadan sonraki yaşantı, dünya hayatından sonraki hayat anlamında kullanılır. Ahir isminden türemiştir. Ahir sonrası, sonu manasına gelir...

Bir diğer manada her şeyin sonu ahiri olmasıdır.

1-     İnsan bedeninin sonu yani ahiri  (ahireti değil)   topraktır.

2-     Ruhların sonu ise  Ahirettir .yani sonraki alem (dinde ahiretten kasıtta budur).

Ölüm ötesi yaşantı.

Peki bu  ahiret alemi yaşantısı dünyadaki  bütün insanlar ölüp bittikten sonra, dünyanın  kıyameti  koptuktan sonra  gidilecek  bir  alemmidir?.. HAYIR

Ahiret alemi, kişinin fizik biyolojik ölümü tattığı andan sonra bedenin duygularının ortadan kalkıp, bedenin duygularının ortadan kalkması derken bunu ben bedenim şartlanmasının ve bu şartlanmanın getirdiği değer yargılarının ve bu değer yargılarından oluşan duygulardan arınmak olarak anlayıp ruh olarak yaşamını sürdürmeye devam ettiği andan itibaren içinde bulunduğu bilinç boyutunun adıdır. Fizik bedensiz  yani fizik bedenin olmayışı şeklinde değil fizik beden  var olduğu halde fizik beden algılaması olmaksızın içinde bulunduğun, yaşadığın boyutun adı ahirettir.

Ahiretin ;



1.      Beden   kastedilerek   anlaşılması   başka,

2.      Ruh, bilinç  kastedilerek  ahiret  anlaşılması   başkadır.

bedenin sonu yani ahiri toprak olması açısından tüm bedenlerin yani tüm canlı varlıkların  biolojik  bedenleri için  aynı şekilde fark olmaksızın geçerlidir bitki,hayvan ,

ve insan  bedeninin  ahiri  topraktır  bütün  canlıların biolojik  yapılarının ahireti ortaktır

aralarında farklılık yoktur, farklılık bilinç boyutundadır , bir bilince  sahip  olan  varlığın

ahireti ; bilinen anlaşılan şekliyle değildir günümüzde genel halkın anladığı  ahiret anlayışı bilinç sahibi olmayan bütün canlıların bitki hayvan ve insan bedeni gibi biyolojik  yapılar  için   geçerlidir bir  bilinç varlık olan insanın (bedeninin değil ) ahireti

bu anlayıştan çok farklıdır.  Biolojik  varlıklar  için  ölüm  ötesi  yaşam  kavramı geçerli

değildir, dinde anlatılan ölüm ötesi yaşam  beden için değil  bilinç , ruh için geçerlidir

bilinç, ruh olmaksızın sadece beden için geçerli değil  bilinç ve ruhdan dolayı ahiretin bedene  yansıması vardır. Bundan dolayı Ahireti yukarıda belirttiğimiz  2. şekliyle

anlamamız gerekir. Ruh  bilinç kastedilerek insanın ölüm ötesi yaşamı kişinin ruhuyla bilinciyle maddesel ağırlıklı yaşamdan  kendi iradesiyle vaz geçip manaya  önem vererek   yaşamını   sürdürmesine  ölüm  ötesi  yaşam   Ahiret   yaşamı   denmiştir.

   AHİRET  ismiyle işaret edilmiş  manevi  yaşam  iki devredir

1.      Ahiretin birinci devresi  “Berzah” geçiş alemi veya  Kabir âlemi diye tarif edilen devredir.

2.      devresi kıyamet ve sonrası diye belirtilen devredir.

Bunlardan berzah alemi kabir alemi diye tarif edilen devre geçiş devresidir sırf ruhani bir yaşantıdır sadece bilinçde yaşanan henüz nefse ve fiillere  davranışlara  yansıyamamış  bir  manevi   yaşamdır.

    Kıyamet sonrası dediğimiz hayat ise o boyutun şartlarına göre  manada yoğunlaşmak suretiyle ruhun kesafet kazanarak yeni bir   bedenleşme  (beden değil )

olan devredir. Kıyametten sonra yeni bir beden meydana gelmesi değil ruhun  bedenleşerek bu hali ile yaşayacağı bir devredir.

     Din’de  bahsedilen her  konu dünyada  yaşarken   beden ruh nefs ve bilinç  birarada   olarak

Var olduğumuz sürece yaşanacak vede farkında olsakda  olmasakda içinde bulunduğumuz şu hayat içerisinde  yaşadığımız şeylerdir.

Dünya,kabir,sırat,mahşer,cennet,cehennem,kıyamet, ölüm ve dirilme hepside aynı hayat içerisinde geçen farklı yaşam tarzlarıdır. Kişinin  yaşam tarzına kabir ,cennet,

cehennem  ismiyle işaret edilmiştir, bu isimlerle anılan ayrıca bir mekanlar yoktur.

    Dünya  hayatı, tamamen maddenin kıymetli olduğu maddi ölçüler ve  kuralların değerli  tutulduğu  yaşam tarzına  nerede  hangi mekanda yaşanırsa  yaşansın dünya

Hayatı  denmiştir  aynı şekilde  mananın , manevi ölçü ve kuralların  değerli tutulduğu

Yaşam tarzıda nerede hangi mekanda yaşanırsa yaşansın ahiret  hayatı denmiştir.

     Kuran’da ismi  geçen  dünya ; üzerinde bulunduğumuz arz dediğimiz mekanda yaşanılan  yukarda bahsettiğimiz  madde ağırlıklı bir hayat tarzının ismidir gezegene

İse  ARZ  denmiştir. Fani  dünya derken kastedilen bu arz değildir madde ağırlıklı

Yaşam tarzı fanidir  arz  denilen bu yapı ve güneş  vs. yapılar  Hakkın  kudret vasfının  birer  zuhuru  olup bunların ne başlangıcı  vardır  nede  sonu.

     Kabir  yaşamı ise dünya hayatı denilen maddesel yaşam tarzından ziyade  mananın  değer kazandığı     manaya     önem      verilen     bir     yaşam    tarzına     kabir    yaşamı     ismi

İle işaret edilmiştir  , bu yaşamı bu hayatı tadan yaşayan bedene de kişinin kabri denir.

     Kabirde yaşanılan  güzel  zevk verici manaların yaşandığı   hayata cennet denmeyip  kabir  cenneti  denmesinin  sebebi  kişinin  yaşadığı güzellikleri

manevi  zevkleri  sadece  ruhuyla yaşaması tatması nefsinin henüz bu halleri tadamaması  ve



Bu halini  kişinin  sadece kendisinin  bilmesi  bu halini  kendisi  dışında  başkalarıyla

Paylaşamaması  yani bu hali yalnız  yaşaması  durumu,  kişinin  kendi Kabir cennetidir,  kabrinin cennet  olmasıdır.  İnsanlar  mezara  ölmüş  olarak

konur ve  sonrada  kıyamette  dirilirler anlayışı

yanlıştır,  İnsanlar  aynen şu andaki kadar aklı şuuru yerinde olarak mezara girer ve dışarıdan kendilerine yapılan hitapları dışardaymışcasına

rahatça işitirler. Mezar deyince bunu yalnızca

toprakdan bir mezar olarak kabullenmeyin et kemik bedenlerde  bilincin mezarıdır. Diri diri  mezara

girmekten   mana  yaşarken  etrafın şartlandırmasıyla  (üzerine toprak atmasıyla)

ben bedenim  deyip,  bedenselliğe  girmesidir.

     Bütün bu hususlar  amentünün  konularına inanan taklidde olsa bunları öğrenmeye yaşamaya  çalışan  inananlar için  geçerlidir  bu kişiler  şu anda  dahi  bilerek

 veya bilmeyerek  de olsalar yaşamlarında ya dünyadadır  ya kabirdedir   ya  cennet veya  cehennemde  dirler.   Kuranda  geçen bu konular  inananlar içindir

inanmayan   için  bunlar  zaten  mevzubahis  bile değildir. 

DOST'tan Dosta sh.266

1650. Kendini aramak ve tanımak gibi bir derdi    olmayanları, ''Din'' enterese etmez!.. Onlar        diledikleri  gibi  yaşarlar  ve  sonucuna   da  katlanırlar!.

1443. Bil ki, Cehennem;  şuurun ve bedenin azap

duyacağı, cennet  ise  huzur bulacağı yerdir!. Fakat

orada ne odun vardır, ne de kömür!.

1447. Allaha iman  edenler cennete  girer, Allaha

iman etmeyenler ise  Cehennemde yanmaktadır

ŞU  ANDA .

1651.  Kendindeki hangi özelliği keşfederek onu

kullanmak suretiyle bir cehenneminden kurtulup,

karşılığı olarak o cenneti  yaşayabildin?...


Linkback: https://www.buyuknet.com/ahiret-nedir-kac-turludur-t44077.0.html

Etiket:
ahiret nedir 

Bu bilgi size yardimci oldu mu?

EvetHayır
Ahiret nedir, kaç türlüdür?
Ahiret nedir, kaç türlüdür?
(Ortalama: 5 üzerinden 2.5 - 2 Oy)
2