İşgalcilerin Talepleri
Devrimcilerden bir tanesi mikrofonlar aracılığı ile isteklerini ilan ediyordu:
1. Batıdan ithal edilen kültür taklid ve değerlere son verilerek islamiyetin adaletli kültür ve değerlerinin yerleştirilmesi emperyalist batılı ülkelerle ilişkilerin kesilmesi.
2. Babadan oğula geçen kraliyet düzeninin yıkılarak İslam devletinin kurulması hain Suud ailesinin yargılanması ve halktan çaldıklarının geri verilmesi.
3. Allah'ın indirdiği ile hükmetmeyen ülkeyi emperyalistler ve yabancı firmalara otlak yapan Kral Halid ve ailesinin kafirliklerinin ilan edilmesi.
4. İslam'a ve müslümanlara karşı düşmanca tutumu nedeniyle ABD'ye petrol ihracatının durdurulması ülkenin ihtiyaçlarına uygun olacak şekilde petrol üretiminin azaltılarak Milli Servetin heder edilmemesi...
5. Arap yarımadasını ellerine geçiren tüm yabancı askeri uzmanlar ve danışmanların yurt dışı edilmesi yabancı askeri üstlerin kaldırılması...
Taleplerin ilanından sonra Hacerül-Esved ile İbrahim makamı arasındaki bölümde Mehdi Kahtani'ye biat etme merasimi düzenlenir. Kahtani'nin eli öpülüp sonuna kadar itaat edileceği bildirilir.
Sabah namazına gelen binlerce sivile çıkmakta serbest oldukları söylenir. Çoğunluğu çıkar. yaklaşık 30 kişinin eylemcilerle kaldığı tahmin edilmektedir.
Suudi Hükümetinin Şaşkınlık Dönemi
İşgalden 3 saat sonra Mescid-i Haram çevresine gelen Suudi askerleri içeri girme denemelerinde yoğun ateşle karşılık görünce geri çekilirler.
İşgalin ilk günlerinde Suudi hükümeti tam bir şaşkınlık ve ne yapacağını bilememe durumu içindedir. İçeride rehine var mıdır varsa kimlerdir kaç kişilerdir? Eylemciler kimler ve kaç kişilerdir gibi hiç bir bilgiye ulaşamazlar.
Kabe'yi kuşatan Kraliyet Muhafız Alayı mutaasıp asker ve subaylardan müteşekkildir. İnançlarından dolayı Mescid'de silahlı bir çatışmaya girmeyeceklerini beyan ederler. Suudi hükümeti bu dönemde tam bir şakınlık dönemindedir. Kabe'nin kan dökülerek alınmasının İslam aleminde yaratacağı olumsuz etkiden çekinmektedir.